Şenay İşcan, 2022 yılında, gerçek boyutlarda balmumu ve silikondan heykeller yapan eşi Bülent İşcan ile İstanbul’un stresinden kaçıp Şalgamlı köyüne yerleşti.
Eşi Bülent İşcan, köyde oluşturdukları atölyede heykel yaparken, Şenay İşcan ise Türkiye’deki köyleri gezerek saklı kalmış kültürel değerleri toplamaya başladı.
Tekirdağ, Gaziantep, Konya, Hatay, Denizli, Niğde, Mardin ve Şanlıurfa başta olmak üzere gittiği illerde cepken, üç etek, çarık, bindallı, tel kırma, heybe kıyafet ve tarihi eşyaları temin eden İşcan, zamanla önemli bir koleksiyona sahip oldu.
İşcan, 15 yıldır ziyaret ettiği şehirlerde kültürel değer taşıyan eserleri bulmak için çaba sarf ettiğini söyledi.
Süleymanpaşa ilçesine bağlı Karacakılavuz Mahallesi’nde halı, heybe dokuyan kadınlar ve çarık yapan ustaların olduğunu belirten İşcan, “Bunun gibi başka köylerden de faydalanıyoruz. Bu şekilde onların da sanatını ve kültürel mirasını gelecek nesillere aktarıyoruz” dedi.
Topladıkları kültürel eşyaları depolarda muhafaza ettiklerini anlatan İşcan, bunları, talep olması durumunda müzelere ücretsiz teslim ettiklerini dile getirdi.
Kültürel değerlerin önemine değinen İşcan, “Türkiye’nin birçok şehrine gittik ve müzelerle çalıştık. Tarihi sokakları gezmeyi çok seviyoruz. Bu sokaklarda el sanatları olan dükkanları geziyoruz. Değişik motifler, nakışlar ve giysiler varsa talip oluyoruz. Müzelerde değerlendirdiğimizi öğrenen herkes daha olumlu yaklaşıyor” ifadelerini kullandı.
Osmanlı, Selçuklu ve Türk kültürüne ait eski eşya ve giysileri toplamaya çalıştığını anlatan İşcan, şöyle devam etti:
“Tekirdağ’ın köylerinin yanı sıra Türkiye’nin farklı illerini de geziyorum. Burada gördüğüm ya da bana önerilen kültürel değer taşıyan eski eşyaları ve malzemeleri topluyorum. Müzelerin benden talep ettiği bu önemli değerleri müze yetkililerine teslim ederek, sergilenmelerini sağlıyorum. Bu konuda müzelerin görevlileri ile sürekli iletişim halindeyiz. Amacımız, geçmişten gelen kültürel değerlerimizi geleceğe taşımak.”
İşcan, aralarında İslam Eserleri Müzesi, Afyonkarahisar Arkeoloji Müzesi, Adana Etnografya Müzesi ve Necmi İğe Evi Etnografya Müzesi’nin de olduğu müzelerle çalıştıklarını sözlerine ekledi.
İşcan’ın yanında çalışan köylülerden Saliha Savaş da sandıklarda saklı kalmış birçok kültürel değeri tedarik ederek, gelecek nesillere aktardıklarını söyledi.
